Ev kiralama sürecinde kira sözleşmeleri hem kiracıyı hem de ev sahibini güvence altına almaktadır. Her iki taraf da bu kira sözleşmeleri ile hak ve yükümlülük sahibi olurlar. Ancak kira sözleşmesinin geçerli olduğundan emin olmak gerekiyor. Bazı durumlarda kira sözleşmeleri geçersiz olabiliyor. Bu konuda özellikle kiracıların dikkat etmeleri gerekiyor.
HİSSELİ KONUT KİRALARKEN DİKKAT!
Mülkiyeti hisseli tapu şeklinde olan evleri kiralamak başlı başına sorun olacaktır. Kiracılar genellikle konutun hisseli olup olmadığı ile ilgilenmezler. Ancak o konut hisseliyse kira sözleşmesi bile kiracıyı güvence altına almıyor. Bir hisseli gayrimenkul kiralanacaksa tüm hissedarların onayı gerekmektedir. Örneğin 3 kişinin eşit paylarla hisse sahibi olduğu bir konut bir hissedar tarafından kiralanıyorsa bu yasal olarak sorunlu olmaktadır. Her üç ortağın da iradesiyle bu evin kiralanması gerekmektedir. Dolayısıyla kira sözleşmesinde her üç hissedarın da imzası olması gerekir. Aksi durumda kira sözleşmesi geçersiz olacaktır.
Tüm hissedarların konut kiralama işlemi ile uğraşmaları pek beklenen bir durum değildir. Bu durumda da kiracılar ev kiralarken diğer hissedarların onaylarının olduğunu doğrulatmalıdırlar. Bu da bir hissedarların kiralama işlemi için diğer hissedarlardan yetki alması ile mümkün olmaktadır. Bu durumda kiracı yetkilendirme yapılan belgeyi incelemeli ve kira sözleşmesi yapılacak kişi ile o belge arasında kimlik karşılaştırmasını yapmalıdırlar. Bu yolun tercih edilmesi kiracıların mağdur olmasını engelleyecektir.
Hisseli konut kiralayan bir kiracı kira ödemesini de tüm hissedarlara ortak bir şekilde yapmalıdır. Bu konuda hissedarların yazılı onayı ile belirlenmiş bir banka hesabına kira yatırılabilir. Bu olmazsa kiracı her hissedarın payına düşen kira tutarını ayrı ayrı yatırmalıdır.