Miras paylaşımları oldukça ilgi çeken konular arasında yer alıyor. Genellikle de miras paylaşımı yapılırken uygulanması gereken kurallar aşağı yukarı herkesçe biliniyor. Ancak devreye bazı özel durumlar girince hukukun konuya ne şekilde yaklaştığı kafa karışıklığına neden olabiliyor. Miras hukukunda bazı detaylar üzerinden farklı uygulamalar yapılabiliyor.
VASİYETNAME VARSA MİRAS PAYLAŞIMI NASIL OLUR?
Bir kişi sahip olduğu menkul veya gayrimenkul varlıkları istediği gibi kullanma hakkına sahiptir. Bu da devlet güvencesinde olan mülkiyet ve mal tasarrufu hakkından kaynaklanmaktadır. İnsanlar varlıklarını kendileri öldükten sonra kimlere bırakacaklarına dair vasiyetname oluşturabilirler. Bu vasiyetnameler noter huzurunda, herhangi bir baskıya maruz kalmadan yapılırsa bozulması da zor olacaktır. Ancak yine de miras paylaşımı açısından vasiyetname yazılırken ve mal paylaşımı yapılırken bazı konulara dikkat edilmesi gerekir.
Anne ve babaların doğal mirasçıları onların çocuklarıdır. Bir vasiyetname olmasa dahi miras bir somut vaka haline geldiğinde mirasçı olacak olan çocuklar mirastan paylarını alabilirler. Kanun tarafından çocuklara miras paylaşımında ek bir hak da veriliyor. Bu da saklı pay hakkıdır. Her çocuğun anne ve babasının gayrimenkullerinde saklı payları vardır. Toplam gayrimenkullerin yarısı çocukların saklı paylarıdır. Bu saklı payların çocuklardan hariç bir başkasına yani 3. kişilere bırakılması mümkün değildir. Saklı paylar devlet güvencesindedir.
Vasiyetnamede eğer gayrimenkullerin yarısından fazlası bir üçüncü kişiye bırakılırsa mahkeme yoluyla bu vasiyetname geçersiz hale gelecektir. Ancak geçersiz olacak kısım saklı paylar ile alakalı kısımdır. Vasiyetnamenin toplu bir hale geçersiz olabilmesi için ek olarak bazı gerekçelerin meydana gelmiş olması gerekir. Örneğin 10 evi olan bir baba evlerinin 8'ini vasiyetname ile bir yeğenine bırakmışsa evlerin 5'i çocuklarına kalacak şekilde düzenleme yapılır.