Yürürlüğe giren Değerli Konut Vergisi ile alakalı tartışmalar devam ediyor. Uzmanlar bu vergiyi ödemek istemeyen mükelleflere vergi mahkemesine gitmeleri şeklinde öneride bulunuyorlar.
Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Değerli Konut Vergisi için beyanname verme süresi 20 Şubat'ta dolacak ama bu vergiye yönelik eleştiriler sürüyor.
Değerli Konut Vergisi için uzmanlar mükelleflere Vergi Mahkemesi yolunu tavsiye ederken bu vergide bazı sorunlar olduğunu dile getiriyorlar. Konuya dair değerlendirme yapan Yeni Ekonomi Danışmanlık AŞ Kurucu Ortağı ve eski Maliye Bakanlığı bürokratı Nazmi Karyağdı, “Değerli Konut Vergisi çok sayıda pratik ve teorik vergisel sorun içeriyor. Bu vergide değerleme ve beyanname verme yönteminde sıkıntılar var.” dedi.
DEĞERLİ KONUT VERGİSİ SORUNSUZ HALE GETİRİLEMEDİ!
Değerli Konut Vergisi'nin uygulamaya sokulmasına yönelik aşamalara değinen Nazmi Karyağdı, “Bu vergi Türk vergi sistemine 2019 Aralık'ta girdi. Şubat 2020'de uygulanması tasarlanıyordu ancak uygulanamadı. Ardından bu vergiyle karşılaşacak konutları belirleme yetkisş Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'nden alındı. Ayrıca tek konutu olanlar da vergi kapsamı dışına çıkarıldı. Düzenlemenin ilk halinde konut değerinin tamamı üzerinden vergilendirme yapılıyordu. Yeni düzenlemeyle ise dilimler devreye sokuldu. Ancak bu düzenlemeler de Değerli Konut Vergisi'ni sorunsuz hale getiremedi.” ifadelerini kullandı.
MÜKERRER VERGİ İDDİASI!
Değerli Konut Vergisi'nin Büyükşehir Belediyesi ve mücavir alanlarda bulunan meskenlerde mükerrer vergi olduğunu söyleyen Nazmi Karyağdı, “Bu meskenlerde Değerli Konut Vergisi'nin yanında binde 2 oranında Emlak Vergisi alınıyor. Bu tamamen mükerrer vergidir. Değerli Konut Vergisi matrahı emlak vergisine esas olan değerdir. Binaların emlak vergisi değerleri cadde ve sokak bazında zaten belirlenmiştir. Bunun için insanlardan her yıl beyanname talep etmek doğru değildir. İnternetten beyanname verenler her yıl meskenlerinin bulunduğu yerin belediyesinde beyanname verilen yıl ile bir önceki yıla ilişkin bina değerini gösteren belgeyi alacaklar. Ardından bu belge posta yoluyla veya şahsen ilgili vergi dairesine gönderecekler. Bu değerleri zaten Maliye kendisi belirliyor. Mükellefe git belediyeden benim belirlediğim değerlerin belgesini al bana gönder diyorlar. Bu anlaşılır değil.” şeklinde konuştu.
EMLAK VERGİSİ KANUNU İLE UYUMLU HALE GETİRİLMELİ!
Değerli Konut Vergisi eleştirileri hakkında örnek vererek açıklamalar yapan Nazmi Karyağdı, “Bu eğer bir servet vergisiyse neden AVM'lerden de alınmıyor. Oralar servet değil mi? Ayrıca vergide eşitlik ilkesinin çiğnendiğine dair güzel bir örnek var. Değeri 4 Milyon TL olan 10 adet evi bulunan bir mükelleftek tek kuruş değerli konut vergisi alınmıyor ama değeri 5 Milyon TL olan 2 konutu bulunan mükelleften bu vergi alınıyor.Değerli konut vergisi düzenlemelerle Emlak Vergisi kanunu ile uyumlu hale getirilmelidir.” sözlerini kullandı.
VERGİ MAHKEMESİNDE DAVA AÇILMALI!
Düzenlemenin Anayasaya aykırı olduğunu söyleyen Avukat Özgür Noyan, “Aynı konuttan hem emlak vergisi hem de değerli konut vergisinin alınması Anayasa'ya aykırıdır. Ayrıca serveti çok yüksek olan mükelleflerin değer açısından Değerli Konut Vergisi sınırlarına girmeyen mülkeri için vergi verilmezken çok daha düşük serveti olmasına rağmen değer açısından Değerli Konut Vergisi kapsamına giren mükelleflerin vergilendirilmeleri de Anayasa'nın eşitlik ve mali güce göre vergilendirme ilkelerine aykırıdır. Bu konuda Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvurusu yapılmış ama bu başvuru henüz sonuçlanmamıştır. Mükellefler 20 Şubat 2021'e kadar değerli konut vergisi beyannamelerini ihtirazi kayıtla verip vergi mahkemesine dava açmaları gerekmektedir.” dedi.