Bursa'da yaşanan olayda emlakçı tarafından gösterilen daireyi komisyon ödememek için emlakçıyı aradan çıkararak satın alan kişi suçlu bulundu. Yerel mahkemenin reddettiği davayı kabul eden Yargıtay benzer davalarda emsal olarak kabul edilecek bir karara imza attı.
Bursa'da yaşanan olayda ev satın almak isteyen bir kişi emlakçıya başvuruda bulunarak daireleri gezmeye başladı. Emlakçı tarafından gösterilen daireyi beğenen kişi satış karşılığında emlakçıya ödemesi gereken 4 bin 560 liralık komisyonu ödememek için eşini devreye soktu ve konutu sanki eşi alıyormuş gibi göstererek emlakçıyı aradan çıkardı.Emlakçıya Daireyi Satın Almaktan Vazgeçtiğini Söyledi
Emlakçıyı arayarak daireyi satın almaktan vazgeçtiğini söyleyen kişi ev sahibi ile de eşini muhatap etti. Daireyi almak isteyen kişinin eşi ev sahibini arayarak farklı bir alıcıymış gibi davranarak daireyi gezdi ve satın aldı. Dairenin satın alındığını öğrenen emlakçı yapmış olduğu araştırmada dairenin kendisinin gezdirdiği kişinin eşi tarafından alındığını ve komisyon ödememek için bu tip hileli bir işleme başvurulduğunu anladı.
Emlakçı Dava Açtı
Emlakçı yapılan bu işlemi fark ederek hemen Bursa 8. Asliye Hukuk Mahkemesine başvuruda bulundu. Mahkeme emlakçı tarafından açılan davayı reddetti. Bunun üzerine emlakçı davayı bir üst mahkeme olan Yargıtay 13. Hukuk Dairesine taşıdı. Yargıtay davayı kabul etti ve emlakçıyı haklı buldu. Bunun üzerine davalı taraf 4 bin 560 liralık komisyon tutarını ödemeye mahkum oldu. Yargıtay tarafından açıklanan gerekçeli kararda:
"Davacı emlakçı ile davalı arasında imzalanan "Yer Gösterme ve Komisyon Akdi" başlıklı sözleşme 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 520. maddesindeki şartlara uygun geçerli bir tellallık sözleşmesidir. Belge içeriğine göre davaya konu taşınmazın davacıya gösterildiği sabittir. Davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşme incelendiğinde, alıcının gördüğü gayrimenkulü şahsı, ortağı veya kendisinin vasıtasıyla görüp beğenen şahıslarca satın alması halinde satış bedeli üzerinden yüzde 3 komisyon + KDV ödeyeceğinin kararlaştırıldığı ve taraflarca imza altına alındığı anlaşılmaktadır. Davacı tellal, davalıya taşınmazı göstermiş, davalı, davacı ile yaptığı sözleşmeyi ortadan kaldırmadan, davacının gösterdiği taşınmaz davalının eşi tarafından satın alınmış olduğuna göre, artık tellal üzerine düşen görevi yerine getirmiş ve ücret istemeye hak kazanmıştır. Ayrıca belirtmek gerekir ki mal sahibinin davacı tellalı yetkilendirmemiş olması da sözleşme kapsamında bir önem arz etmez. Açıklanan yönler gözetilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken mahkemece yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Temyiz olunan kararın davacı yararına bozulmasına oy birliği ile karar verildi" ifadelerine yer verildi. Kaynak: emlak365.com