Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaret ettiği Saadet Partisi Yüksek istişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk bu ziyaretin detaylarını ve Saadet Partisi'nin Cumhur İttifakı'na katılıp katılmayacağına dair düşüncelerini ifade etti.
Türk siyasetinde ittifak tartışmaları Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Saadet Partisi'nden Oğuzhan Asiltürk'ü evinde ziyaret etmesinin ardından başladı. Ziyaretin tarafı olan Oğuzhan Asiltürk bu ziyaret ve ittifak söylentileri hakkında ilk defa açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyareti hakkında konuşan Oğuzhan Asiltürk, “Ziyaretin içeriğine dair Sayın Erdoğan'ın açıklamalarının üzerine bir şey söylemeyeceğim. Kendisi devletimizin başkanıdır. Devletin başkanı bir nezaket gösterip benim ziyaretime gelmişse ben onun söylediklerinin dışında bir şey söylemem. Bu benim edep anlayışıma sığmaz. Onun için detayları kimseyle paylaşmadım.” dedi.
SİYASİ PARTİLER BİRBİRLERİNE KARŞI ACI ACI KONUŞMAMALI!
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gösteriş yapmadan kendisini ziyaret ettiğini söyleyen Oğuzhan Asiltürk, “Bizim mütevazi bir evimiz var. Orada bir fotoğraf çektirdik Sayın Cumhurbaşkanı ile ve bu da toplum tarafından çok olumlu karşılandı. Neticesini de gördük. Toplumun kavga ortamı bir anda saygı ortamına dönüştü. Bunu geliştirmemiz lazım. Siyasi partiler birbirlerine acı acı can düşmanı gibi konuşmamalılar. Bundan vazgeçmeliler.” ifadelerini kullandı.
ZİYARET TOPLUMDA BÜYÜK ETKİ YAPTI!
Türkiye'nin bir yarısının diğer yarısına hasım olduğunu söyleyen Oğuzhan Asiltürk, “Sayın Cumhurbaşkanı bu ortamı düzeltmek için ilk adımını attı. Bu bir parti ziyareti değildi. Erbakan bu davanın lideriydi. Onun ardından bu konumu hiç istememe rağmen bana zorla devrettiler. Sayın Cumhurbaşkanı Milli Görüş'ün liderini ziyarete geldi ve bu takdir edilecek bir tavırdır. Toplumda da büyük etki yaptı. Siyasette ölçülü olmak zorundayız. Fikren farklı düşünebilirsin ama aşırı tenkit edemezsin.” şeklinde konuştu.
SAADET PARTİSİ CUMHUR İTTİFAKI'NA KATILACAK MI?
İttifak konusunda da konuşan Oğuzhan Asiltürk, “Bizim herhangi bir partiye düşmanlığımız yok. MHP'yle çok yumuşak bir yakınlaşma kurmak istedik ama onlar buna olumlu bakmadılar. Tüm partiler birbirlerine iyi davranmalıdırlar ki toplum da buna göre hareket etsin. İttifak meselesine gelince onu şu anda konuşmanın, kamuoyuna bildirmenin anlamı yok. Seçime bir hafta kala çıkıp açıklarsın hangi ittifakta yer alacaksan. Ondan önce bunu açıklarsan bölünme gerçekleşir. Ben bunu açıklamam. Ne yapacağım kalbimde durur ve bunu ben bilirim. İki topluluk var. Biz her ikisi ile de görüşüp bizim davamızın başarıya ulaşmasında hangisi doğru yol ise ona karar verip ilan ederiz.” dedi.