Naci Görür'den kritik deprem uyarısı! Artık deprem dirençli kentler istiyoruz
Bugün Kocaeli'nde düzenlenen seminerde açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Naci Görür daha önce yaptığı açıklamalarda olduğu gibi yeniden depreme dirençli kentlerin inşa edilmesi gerektiği konusunda ifadelere yer verildi.
MARMARA DEPREMİ AÇIKLAMASI!
Yaşanan depremlerin ardından ülkenin depremlere hazırlanmasının son derece önemli olduğunu ifade eden Naci Görür, "25 sene içinde biz İstanbul'u depreme hazırlayamadık. 1999 - 2025, 26 sene geçti. Depreme dirençlilik ne demek biliyor musunuz? Büyük bir deprem geldiği zaman o depremi minimum hasarla atlatan kent demektir. Yani hasar muhakkak olur ama o kadar olur ki iki günde bitirirsin, günlük yaşam bile değişmez" dedi.
Görür tarafından yapılan başlıca açıklamalar şu şekildeydi;
DEPREM SİYASET ÜSTÜDÜR!
"Japonya'da, Tayvan'da deprem oluyor. Adam masada oturuyor, çay bardağını tutuyor, düşmesin, dökülmesin diye. Deprem bittikten sonra işine devam ediyor. Bu depremden sonra ‘Benim evim çökmüştür, karım, çocuğum göçük altında kalmıştır' demiyor. Asla aklına gelmiyor. Çocuğunun okulda göçük altında kaldığını da düşünmüyor. Neden? Dirençli yapı yaptıkları için. Biz neden yapmıyoruz? Neden? Neden? Çünkü daha kavgamız, gürültümüz mü bitmedi ki? Hiç bitmiyor.
Deprem siyaset üstü bir konudur. Asla depremi partizanlıkla, particilik ile bağdaştırmayın. Biz cesetlerimizi göçük altından ‘o parti, bu parti' diye toplamıyoruz. Kendi insanımız olarak topluyoruz. Biz bu değiliz. Biz böyleyiz diye dünyaya kendimizi gösteremeyiz. Bu işi halletmemiz gerekiyor.
DEPREM KONUSUNDA İNSANINIZI SEVİN!
Benim size vereceğim mesaj, özellikle Gebze'ye gelmemin sebebi de bu. Artık deprem dirençli kentler istiyoruz. Bu işin sorumlusu kim? Sizlersiniz. Diyeceksiniz ki, 'Ya nasıl hocam, benim neyim var? Ben bir emekliyim. Kim beni dinleyecek? Ya ben zavallı bir adamım.' Hayır, değilsiniz. Mülkün sahibi sizlersiniz. Devletin sahibi, bu ülkenin sahibi, bu toprakların sahibi sizlersiniz. Sizler bir şeye 'evet' derseniz o olur, 'hayır' derseniz olmaz. Onun için bu gücünüzü kullanın. Partizanlık etmeyin, siyasetle uğraşmayın, particilik etmeyin. Özellikle deprem konusunda insanınızı sevin. İnsanımıza şefkat gösterin."
