Yüksek oranlardaki kredi faizlerine rağmen bu yöndeki eğilimin devam etmesinin en önemli nedeni ise cazip sunulan fiyatlar ve prim potansiyelinin fazla olması diyebiliriz.

Ülkemizde konut talebi devam ediyor. Özellikle de bankalardan kredi kullanarak konut sahibi olma durumu rakamlar ile incelendiğinde ciddi bir artış içerisinde olduğunu görüyoruz. Bankaların konut kredilerinde yıllık bazda yüzde 11 olan oranı yüzde 14,61'e kadar yükselmesine rağmen vatandaşların konut ediniminin devam ettiğini görmekteyiz.

Yeni Şafak Gazetesi'nde Emine Açar tarafından ele alınan bir habere göre son bir yıllık kullanılan konut kredisi miktarı 23 milyar 786 milyon 369 bin lira olarak gerçekleştiği belirtildi. Yüksek oranlardaki kredi faizlerine rağmen bu yöndeki eğilimin devam etmesinin en önemli nedeni ise cazip sunulan fiyatlar ve prim potansiyelinin fazla olması diyebiliriz.

Prim Edecek Konutlar Yatırım Aracı Oldu

Kredilerdeki vade farkının yüksek olmasına rağmen vatandaşlar piyasa ederini iyi hesaplayarak konuta yatırım yapmaktan çekinmedi. "Nitekim kredide vade farkı yükselmeden önce vatandaş, bankalardan konut almak için 10 yıl vadede 100 bin lira için aylık yüzde 0,92, yıllık yüzde 11 vade farkı ile kredi çekiyordu. Bu kredinin aylık geri ödemesi bin 380 lira, vade sonunda ödenecek toplam vade farkı 65 bin 672 lira olarak hesaplanıyordu. Vade farkı yükseldiğinde aylık oran yüzde 1,22’ye çıktı. Yüksek vade farkından kredi kullanıp ev alanların ödeyeceği aylık rakam aynı vade ve tutar için bin 591 lira oldu, Toplam vade farkı da 90 bin 964 liraya ulaştı. Böylece yüzde 0,92 yerine yüzde 1,22 vade farkıyla çekilen konut kredisinde alıcısının cebinden çıkacak para toplamda 25 bin 292 lira artmış oldu." Fakat konut alıcısı piyasa değerinin altında fiyatı yakaladığını hesap ederek fazla vade farkına katlanarak konut edinmeyi tercih etti.

Fiyatlarda İskonto Ayarı

Artan arsa maliyetleri ve özellikle bina yapımı için gerekli malzeme fiyatlarındaki artışlar henüz konut fiyatlarına yansımış değil. Tüik verilerine göre malzeme açısından fiyatların %38 oranında artması gerekmektedir. Bununla beraber özellikle enflasyon oranının hala yüksek olması, döviz kurlarındakı pozitif yükseliş fiyatların daha da yükseleceği yönünde izlenim bırakmatadır. Ayrıca uzmanlar gayrimenküllerdeki değer yükselişini kira getirisi de eklenmesiyle daha da artacağını belirtmektedir.